İşgal ve Katliamlar Sürüyor Biz de Seyrediyoruz!

Filistin’de İsrail’in gerçekleştirdiği işgal ve katliamlar 2024 Ramazan ayında ülkemiz ve dünyanın gözü önünde devam ediyor. Afyon Kocatepe Üniversitesi’ndeki öğretim görevlileri, Gazze ile başlayan ve civar kentlerde devam eden, Filistin’deki insanlık tarihinde görülmemiş soykırıma dikkat çekmek için basın açıklaması yaptılar. Bu açıklamanın metnini paylaşarak dikkatlerinizi buraya çekmeye ve somut adımlar atılmasına katkı sağlamınıza çaba gösteriyorum.

“Gazze’de 158 günden bu yana eşi benzeri görülmemiş bir soykırım yaşanmaktadır. Soykırımın 150. gününde Gazze Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre Siyonist işgal ordusu 2.675 adet katliam yapmıştır. Bu katliamlar sonucu toplam 37.534 ölüm ve kaybın 8.900’ü kadın, 13.430’u çocuk olmak üzere kayıpların %60’ı çocuk ve kadındır. 60.000 hamile kadın ise sağlık hizmetlerine erişemedikleri için risk altındadır. 17 bin çocuk ebeveynlerinin her ikisi ya da biri olmadan yaşamaktadır. 70.000 konut işgal rejimi tarafından yok edilirken, 290 bin konut ise kısmen tahrip olmuş ve oturulamaz hale gelmiştir. Siyonist işgal rejimi Gazze’deki eğitim kurumlarını da sistematik bir şekilde yok etmektedir. 7 Ekim’den bu yana Gazze’de 378 okul ve 12 üniversite bombalanmış ve bu eğitim kurumları büyük oranda yok edilmiştir. İsrail, Gazze İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sufyan Tayeh, Dr. Rifat el-Arir gibi akademisyenlerin de içinde bulunduğu en az 94 üniversite hocasını, yüzlerce öğretmeni ve binlerce öğrenciyi hedef almış ve şehit etmiştir. 6 Mart itibariyle ise öldürülen gazeteci sayısı 133’e yükselmiştir. Siyonist rejim Gazze’ye toplam 70 bin ton bomba atmıştır.

Bütün bu katliamların yanında İsrail’in, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın yardım dağıtımını engellemesi, Gazze’ye yardımların girmesine izin vermemesi sonucunda Gazze’de kıtlıktan ölümler başlamıştır. Bu metnin yazıldığı tarih itibariyle açlıktan ölenlerin sayısı 25’e yükselmiştir. Bütün bu suçlar dünyanın gözü önünde işlenmekte; insanlık, tarihin ilk canlı soykırımına tanık olmaktadır. Uluslararası hukuk iflas etmiştir. İnsan hakları, eşitlik, özgürlük gibi kavramların sahte kavramlar olduğu ortaya çıkmıştır. Dahası ABD, İngiltere ve AB gibi uluslararası güçler İsrail’in arkasında yer almış, soykırıma ortaklık etmişlerdir.

Bununla birlikte Batılı ülkelerin özgür vicdanlı insanları bu soykırıma sessiz kalmamış, 100 binlerce kişi meydanlara çıkmış ve kendi ülkelerinin İsrail’le olan ortaklığını mahkûm etmişlerdir. Dünyanın en saygın üniversiteleri arasında gösterilen Harvard ve Pensilvanya Üniversitelerinin rektörleri kendi üniversitelerinde Filistin’i destekleyen gösterilere izin verdikleri için istifaya zorlanmışlar ve istifa etmişlerdir. Bunun yanı sıra ABD ordusunda görevli Aaron Bushnell “Özgür Filistin” sloganı eşliğinde, Filistin’deki zulmün bitmesi için kendini feda etmiştir. Ayrıca Güney Afrika tarafından Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’in soykırımlarını belgeleyen bir dava açılmış; Brezilya, Bolivya, Nikaragua gibi pek çok ülke İsrail’in soykırımına sessiz kalmamıştır. Batı kamuoyundan ve dünyanın diğer bölgelerinden yükselen bu vicdanlı ve onurlu seslerin her birini selamlıyoruz. 

Türk halkı da aylardan beri yaptığı gösteriler ve uyguladığı boykotla mazlum Filistin halkının yanında yer almıştır. Bununla birlikte 7 Ekim’den bu yana Gazze’de bu soykırım devam ederken, Türkiye’nin İsrail’le ilişkilerini kesmemiş olması ve Türkiye’nin limanlarından İsrail’e sevkiyatların devam etmesi her vicdan sahibi insanı olduğu gibi biz öğretim elemanlarını da rahatsız etmektedir. Afyon Kocatepe Üniversitesi’nde görevli olan biz öğretim elemanları yetkililerden İsrail’le her türlü ilişkinin kesilmesini ve İsrail’le yapılan ticaretin bir an önce durdurulmasını talep ediyoruz. Ayrıca İsrail’in ve terörün finansörü ABD ve NATO üslerinin de ülkemiz topraklarından en kısa zamanda sökülmesini istiyoruz. İsrail bir devlet değildir, bir terör ve işgal rejimidir. 80 yıldan bu yana medya aracılığıyla gizlenen ve çarptırılan bu hakikat 7 Ekim sonrası aklı ve vicdanı olan her insan için aşikâr olmuştur. Böylesi bir rejimle sürdürülecek ilişki başta ülkemiz olmak üzere, bölgeye ve insanlığa zarardan başka bir şey getirmeyecektir.

Bu vesileyle Gazze halkının ve Filistin direnişinin yanında olduğumuzu beyan ediyor, “Nehirden Denize Özgür Filistin” şiarını yükseltmeye devam edeceğimizi taahhüt ediyoruz.”

Filistin’de yaşananlar siyonist zihniyetin bir ürünüdür ve daha öncekilerden bir farkı yoktur. Irak, Suriye başta olmak yapılan ve yapılması planlanan işgallerin temelinde Arz-ı Mev’ud adıyla vadedilmiş topraklar hayali bulunmaktadır. Gazze’den sonra durmayacaklardır. Ülkemizin bir bölümünü de kapsayan BOP projesinin farkına varmak ve bir şeyler yapmak için daha ne olması gerekiyor acaba?

18.03.2024

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*